“Avrupa Avrupa” diyen Ertuğrul Özkök yüzünü Doğu’ya döndü… Telefonu susmadı… “Ne Fener’i” deyip yazdı

PARİS VE BERLİN’DEKİ ARKADAŞLARIM 31 MART’TA TÜRKİYE’DE NE OLDUĞUNU DÜN GECE ANLADINIZ MI

Bir Fenerbahçeli olarak Pazar günümün önemli bir bölümü Ülker Stadyumunda geçti.

Tabii ki oturup Fenerbahçe ‘Olayını’ yazacaktım.

Ama aynı saatlerde Avrupa’daki arkadaşlarımdan öyle mesajlar gelmeyle başladı ki…

Her şeyi değiştirdi.

Bu yazıyı sabaha karşı saat 4’te yazmaya başladım.

Çok da hızlı yazdım…

Klavye su gibi aktı.

İLK HABER NICE’DEKİ ARKADAŞIMDAN
GELDİ: ‘ERTUĞRUL ŞOK YAŞIYORUZ’

Dün aynı saatlerde Avrupa’da Avrupa Parlamentosu seçimleri vardı.

Gece yarısına doğru hepimizin önünde şöyle bir Avrupa gerçeği vardı.

Evet dün gece itibariyle,

Satre’ın, Camus’nun, Descartes’ın, Küçük Prens’in memleketinde aşırı sağ birinci parti olmuştu.

Son 20 yılda yüzde 25 bandını geçemeyen aşırı sağ birlik yüzde 31’le birinci çıkmıştı sandıktan.

ALMANYA’NIN BİRİNCİ PARTİSİ HRİSTİYAN DEMOKRATLAR FRANSA’NIN AŞIRI SAĞI KADAR OY ALAMADI

Yani Almanya’da aynı sandıktan yüzde 30 oyla birinci çıkan Hristiyan Demokrat Partiden bile fazla oy almıştı.

Üç buçuk milyon Türk asıllı insanın yaşadığı Almanya’da Hitler döneminden beri aşırı sağ ilk defa ikinci parti durumuna yükselmişti.

GECENİN İLK SİYASİ DARBESİ
FRANSA PARLAMENTOSU FESHEDİLDİ

Siyasi tsunami daha dün gece Fransa’da ilk darbesini vurdu.

Cumhurbaşkanı Macron Parlamentoyu feshetti…

Ülke Haziran’da seçimlere gidiyor…

Konuştuğum arkadaşlarım şu soruyu soruyordu…

İrlanda, İtalya ve Polonya’dan gelen sonuçlar feciydi…

Sandık aşırı sağın renkleri olan siyaha ve griye boyanmıştı.

DEMOKRASİYİ GÖÇMENLER VE HAYAT
PAHALILIĞI MI BATIRIYOR

Demokrasi, 100 yıl önce doğduğu yaşlı kıtada mı batıyordu…

Ve demokrasiyi iki şey mi batırıyordu.

Göçmenler…

Ve enflasyon…

İşte bunları öğrendiğim an konuştuğum her arkadaşıma “Bir dakika” dedim..

İŞTE O ANDAN İTİBAREN HEPSİNE
“BİR DAKİKA” DEMEYE BAŞLADIM

Arkadaş, bu anlattıklarınız, Türkler olarak bizim de başımızdaki en büyük felaketler…

Ancaaak…

Ve onlar da o andan itibaren galiba anlamaya başladılar.

31 Mart 2024 gecesi Türkiye’de yaşadığımız olayın ne olduğunu…

Onlara o geceden beri sandıktan çıkan sonucun önemini anlatmaya çalışıyordum.

Anlamıyorlardı.

Veya anlamayı içlerine sindiremiyorlardı.

Onlar anlamayınca çalıştıkları gazeteler, televizyonlar haber siteleri de anlamıyordu.

Ama dün gece kendi ülkelerindeki sandıklar kapanınca anlamaya başladılar.

HADİ ÖYLEYSE SÖYLEYELİM BİZ
TÜRKLER 31 MART’TA NEYİ BAŞARDIK

Açık açık, kelime kelime, altını çize çize yazıyorum.

Arkadaş, göçmense bizde daha fazlası var…

6 milyon…

Enflasyonsa bizde 10-20 katı.

Savaşsa…

Bizim sınırlarımıza gelip üç gün yaşayın..

Terör tehlikesiyse gelip görün…

YAZ SİZ ARKADAŞ,
SİZDE NELER VAR

Aynı sorunlar var, üstelik daha azı.

Siz… Okumuş,. görmüş geçirmiş, arkasında İkinci Dünya Savaşı sonrası 75 yıllık demokrasi tecrübesi olan insanlar olarak bu sorunların çözümünü resmen faşist ve ırkçı partilerde ararken…

Burada biz Türkler ve Kürtler, bizim ülkemizin halkı çözümü daha demokratik, daha adaletçi, daha insan haklarından yana, daha sosyal demokrat partide aradı.

Dün gece sizin sandıklarınızdan daha aşırı sağcılık, daha az demokrasi çıkarken; 31 Mart günü, burada, Türkiye’de sandıktan daha fazla demokrasi arzusu çıktı.

İŞTE SIRF BUNU HAYKIRMAK İÇİN
FENERBAHÇE YAZISINDAN VAZGEÇTİM

O nedenle Fenerbahçe yazısını bir kenara bıraktım. Çünkü 31 Mart gününden beri beni anlamayan Paris’teki ve Berlin’deki arkadaşlarıma haykırmak istiyorum.

Burada, Türkiye’de çok önemli bir şey oldu ve anlamıyorsunuz.

Şimdi anladınız mı ne demek istediğimi…

Hani Kopenhag kriterlerdi vardı ya…

Hani 1950’den beri, çok partili hayatı, serbest seçimi yaşatmaya çalışan ama sizin küçümsediğiniz bu halk var ya…

31 Mart günü işte böyle bir şeyi başardı.

BUGÜN BÜYÜK ŞEHİRLERİMİZİN
YÜZDE 80’İNDE BU İRADE İKTİDARDA

6 Milyon göçmene, yüzde 100’ü geçen enflasyona, savaşlara, adaletsizliğe karşı çözümü ırkçılıkta değil, aşırı sağda değil, daha özgürlükçü, daha demokrat, daha adil bir siyasette aradı.

Türkler o gün yerel iktidarı değiştirdi.

Bugün büyük şehirlerimizin nenedeyse yüzde 80’inde işte halkın bu iradesi iktidarda.

Haa bakın geçen hafta Hindistan’dan da benzer sesler gelmeye başladı.

Orada da Nodi’nin otoriter rejimi seçimlerde darbe aldı.

AVRUPA İDEALLERİNİ KİM
DAHA İYİ TEMSİL EDİYOR

Ne dersiniz…

İster misiniz bu defa demokrasi Doğu’dan doğsun.

Ne dersiniz, o Avrupa’nın demokratik ideallerini sizin ırkçı partilerinize oy verenler mi daha çok temsil ediyor…

Yoksa burada yerel yönetimleri sandıkta demokrasiyle fetheden insanlar mı.

Haa unutmadan kapatmayayım…

Dün gece Fenerbahçe de çok güzel bir demokrasi hikayesi yazdı…

Onu da yazın bir kenara…

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top